Yürürlükte bulunan mevcut 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası kapsamında işletmelerin çalışma ortamlarının belirli standartlar içerisinde bulundurması ve bunları yapılacak testlerle ispatlaması şart koşulmuştur. Testlerin yapılmadığı durumlarda, durumun tekrar sayısı, işletmenin faaliyet gösterdiği sektörün risk sınıfına göre adli ve idari yaptırımlarla karşılaşabilmekte, kapatma cezaları ile dahi karşılaşılabilmektedir. Ortamlarda yapılan ölçümler, ortamın tamamı ile bireylerin maruz kaldığı madde miktarı olarak ikiye ayrılmaktadır ve “ortam ölçümü” ve “kişisel maruziyet ölçümü” olarak adlandırılırlar. Bu ölçümler ayrı olarak adlandırılsa da beraber yapılırlar ve sonuçları eşit derecede önemlidir.
İş Yeri Ortam Ölçümü Nedir?
İş yeri ortam ölçümü, çalışma yapılan alandaki, iş ve işçi sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atabilecek etmenlerin miktarının tespitidir.
Ancak, bu testlerin resmi makamlar tarafından onaylanmış kurumlar tarafından, kalibrasyonları yine onaylı kurumlar tarafından gerçekleştiren ölçüm cihazları kullanılarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. İş yerlerinin kendilerinin aldıkları cihazlarla yaptıkları ölçümlerin resmi olarak bir geçerliliği bulunmamaktadır. Testler bizim gibi, gerekli şartları sağlayan, uzman OSGB’ler tarafından gerçekleştirilip, İSG-Katip sistemine girilmediği sürece resmiyetleri yoktur.
Testlerin işletmede çalışan bütün çalışanların sağlıklarının korunabilmesi için farklı alanlarda, en az 3’er kere yapılarak ortalamasının alınması gerekmektedir.
Ortam Ölçümleri;
• Toz ölçümü,
• Gürültü ölçümü,
• Titreşim ölçümü,
• Kimyasal maddelerin havada bulunma miktarının ölçümü
• Termal konfor ölçümü,
• Uçucu organik maddelerin ölçümü başlıkları altında değerlendirilir.
Kişisel Maruziyet Ölçümleri;
• Kişisel toz maruziyeti ölçümü,
• Kişisel gürültü maruziyeti ölçümü,
• Kişisel titreşim maruziyeti ölçümü,
• Kişisel gaz maruziyeti ölçümü,
• Solunabilir maksimum toz ölçümü,
• Bireysel uçucu organik maddelerin kişisel maruziyet miktarının ölçümü altında değerlendirilir.
İş Yeri Ortam Ölçümleri Neden Önemlidir?
Çalışanların günün önemli bir kısmını geçirdikleri çalışma alanlarında bulunan etmenler zamanla vücutta olumsuz değişimlere yol açarak, etmenlerin yoğunluğuna göre kısa, orta ve uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası iş verenleri, çalışanlarının sağlıklarını koruyabilecekleri çalışma alanları oluşturmaları konusunda sorumlu tutmaktadır.
Ölçümleri yapılan farklı risk etmenlerinin insan ve diğer canlılar üzerinde farklı etkileri oldukları gibi, yanma, patlama gibi bütün işletmeyi riske atabilecek olaylara da yol açabileceklerinden dolayı, dikkatle takip edilmeleri gerekmektedir.
Çalışma ortamında havada bulunan toz, niteliğine göre farklı zaman zarflarında akciğer ve gözlerde ciddi sağlık sorunları oluşmasına yol açabilmektedir. Özellikle çalışma alanındaki toz kaynaklı akciğer rahatsızlıkları ülkemizde iş gücü kaybını hızlandıran en önemli etmenlerden biri olarak dikkat çekmektedir.
Çalışılan ortamdaki gürültünün yüksek olması kulak zarları üzerinde baskının yüksek olması ve uzun vadede duyma sorunları ve kalıcı sağırlığa yol açabilmenin yanında, tansiyon rahatsızlıkları ve psikolojik sorunlara da yol açabilmektedir.
Genellikle inşaat işlerinde karşılaşılan titreşim, kısa vadede bir sorun yaşatmasa da uzun vadede özellikle eklem ve kaslara bindirdiği yük ile, çalışanın çalışma kabiliyetini önemli derecede azaltmaktadır. Bundan dolayı, titreşimli kırma, kesme araçları ile çalışan çalışanların durumlarının dikkatlice takip edilmesi, sağlıkları açısından büyük önem taşımaktadır.
Havadaki kimyasalların ve uçucu organik maddelerin takibi de zehirlenme, patlama gibi olayların engellenmesi için yüksek öneme sahiptir. Özellikle yüksek ısı kullanan makinelerin kullanıldığı mekanlarda bu maddelerin takibinin sıkı bir biçimde yapılması, yaralanma ve ölümleri engelleyecek kazaların önlenmesi açısından gereklidir.
İnsan vücudunu oluşturan hücrelerin hayatta kalabildikleri ve faaliyet gösterebildikleri sıcaklıklar bellidir. Bu aralıkların dışında soğuk veya sıcak olan ortamlar da insan dikkatini kaybetmeye başlar, tansiyonu yükselmeye başlar. Aşırı terlemeye başlayan çalışanlar aynı zamanda bayılmaya veya hata yapmaya, kazalara sebep olmaya yatkındırlar.
Bireysel maruziyet ölçümleri, olumsuzluğa sebep olan kaynaklara yakın istasyonlarda çalışanların etkilenme oranlarını ölçmek için gerçekleştirilir.
İş Yeri Ortam Ölçümleri Ne Sıklıkla Yapılmalıdır?
İş Hijyeni Ölçüm, Test ve Analizi Yapan Laboratuvarlar Hakkında Yönetmelikte belirtildiği gibi;
• Düşük risk taşıyan iş yerlerinde en geç 6 yılda bir,
• Orta seviyede risk taşıyan iş yerlerinde en geç 4 yılda bir,
• Yüksek risk taşıyan iş yerlerinde en geç 2 yılda bir ortam ölçümlerinin tekrarlanması gerekmektedir.
Fakat bu süreler statik durumlar içindir. İşletmenin risk değerlendirmesinin baştan yapılmasını gerektirebilecek, kaza, yeni nitelik ve özelliklerde ekipman alımları, binada yapılan değişiklikler neticesinde tekrar ölçüm yapılması gerekmektedir.
Benzer bir durum işletmenin yanında yer alan diğer işletme ve olayların işletmeye etkisidir. İnşaat, çimento fabrikası, kum deposu gibi işletmeler çok fazla toz oluşumuna sebep olacağından dolayı, işletmede çalışanları da olumsuz etkileyecektir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (İSGÜM) “iş yeri ortamının veya işin gereği oluşan kişisel maruziyetlerde değişim olduğunda, risk değerlendirme sonuçlarına göre iş yeri hekimi veya iş güvenliği uzmanının gerekli duyması halinde iş yeri hijyeni, test, ölçüm ve analizleri tekrarlanır.” hükümde bulunmuştur.
İş Yeri Ortam Ölçümleri Kimler Tarafından Yapılmalıdır?
Bu testlerin esasları da İş Hijyeni Ölçüm, Test ve Analizi Yapan Laboratuvarlar Hakkında Yönetmelikle belirlenmiştir. Yönetmeliğin 18.maddesinde bu prosedür ayrıntılı olarak işlenmektedir.
Yönetmeliğe göre ölçüm, test ve analiz yapmak üzere faaliyet göstermek isteyen laboratuvarlar öncelikle TÜRKAK (Türkiye Akreditasyon Kurumu) tarafından onaylandıktan sonra İSGÜM’e başvurmak zorundadırlar. Sadece kullanılacak ekipman ve bina değil, anlaşılan personellerin de yeterlilik ve yeteneklerinin gözden geçirildiği bir denetim aşamasından kuruma faaliyet izni verilir.
Ölçüm ve laboratuvarda test yapan personellerin yetenek, eğitim ve tecrübeleri doğru ölçümler için en önemli etmenlerdir. Biz uzun süredir beraber çalıştığımız, konularında özel eğitim almış çalışma arkadaşlarımızla, periyodik mesleki eğitim ve kurslarla yetkinliklerini sürekli arttırarak müşterilerimize en kaliteli hizmeti sunmaktayız.
Ağır prosedürlere sahip olan faaliyet izin belgesini alma işlemi tamamlamak zor ve yorucu bir süreçtir. Yapılacak testlerin doğruluğundan emin olunması için periyodik aralıklarla numune almakta, arazide ölçüm yapmakta ve laboratuvarda test yapmak için kullanılan alet, araç ve donanımların, ayarlama ve sıfırlama konularında yine TÜRKAK’a akredite olmuş kurumlara periyodik olarak gönderilmesi, test edilmesi ve tekrar ayarlanması gerekmektedir. Bu kayıtların da istenildiği takdirde denetleme ekiplerine sunulması zaruridir. Prosedürün eksiksiz ve hatasız bitirilmesinin ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından faaliyet izin belgesi alınarak faaliyet gösterilmeye başlanır.
Umut OSGB olarak Afyon’da bulunan merkezimizden ülkemizin her köşesindeki müşterilerimize uzman kadromuz, gelişmiş donanımlarımız ve her testin gerçekleştirilebileceği laboratuvarımızla hizmet vermekteyiz.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir